ANKARA - Mümin Altaş
Türkiye'nin, parlak bürokrasi hayatından öte 1986 yılında Anavatan Partisi'nde merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile olan yol arkadaşlığı ve renkli kişiliğiyle tanıdığı eski Devlet, Milli Eğitim ile Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel, siyasi hayatının yanı sıra 28 Şubat postmodern darbesine karşı verdiği sıkı mücadele ile biliniyor.
Tedavi gördüğü Ankara Güven Hastanesi'nde ağır akciğer enfeksiyonuna bağlı olarak gelişen solunum yetmezliği nedeniyle hayatını kaybeden Hasan Celal Güzel, 1945 yılında Gaziantep'de doğdu.
İlk ve orta öğrenimini Malatya'da tamamlayan Güzel, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat ve Maliye Bölümü'nden mezun oldu.
Makro ekonomi alanında "Türkiye'nin İktisadi Büyüme Modelleri" adlı tezini veren Güzel, Devlet Planlama Teşkilatı'nda (DPT) çeşitli ekonomik ve sosyal sektörlerde uzman yardımcısı, uzman ve sektör sorumlusu olarak çalıştı.
Türkiye'nin en genç Başbakanlık Müsteşarı
Güzel, Başbakanlık Müşavirliği, Başbakanlık Ekonomik ve Sosyal İşler Başkanlığı, İZDK Genel Müdür Yardımcılığı, İçişleri Bakanlığı Müşavirliği ve Müsteşar Yardımcılığı, DPT Genel Sekreterliği ve Müsteşar Vekilliği, Başbakanlık Müsteşar Yardımcılığı gibi görevlerde bulundu.
24 Ocak 1980'de Özal hükümetinde ekonomik istikrar tedbirlerinin alınmasında önemli bir rol oynayan Güzel, 1983 yılında 38 yaşında Türkiye'nin en genç Başbakanlık Müsteşarı oldu.
1986 yılı ara seçimlerinde, Özal'ın ısrarı ile ANAP'tan Gaziantep milletvekili adayı olan Hasan Celal Güzel, o dönemi, "Milletvekili adayı olunca, evvela ne yapacağımı, nereden başlayacağımı şaşırdım. Sonra kendimi caddelerde, sokaklarda, kahvehanelerde buldum. Yakaladığıma sarılıyor, elini sıkıyor, öpüyordum." sözleriyle anlattı.
O seçimler sırasında Özal, kendi bildiğinden şaşmayan tavrı nedeniyle Güzel'e "Tank Hasan" lakabını taktı.
Güzel'in bu tavrı, 1999 yılında cezaevine girerken yaptığı, "Ömrümün sonuna kadar cezaevinde kalacağımı bilsem aynı görüşlerimi daha net bir şekilde ifade etmeye devam edeceğim, kimseden korkum yok." açıklamasına da yansıdı.
28 Şubat postmodern darbesi
28 Şubat 1997 darbesinde Meclis'te sandalyesi bulunmayan YDP'nin Genel Başkanı olan Hasan Celal Güzel, siyasi bakımdan gücü olmamasına karşın darbecilere karşı kararlı bir mücadele verdi.
Güzel, 28 Şubat'taki Milli Güvenlik Kurulu kararlarından 5 ay sonra 28 Temmuz 1997'de beş klasörle birlikte darbeciler hakkında suç duyurusunda bulundu.
28 Şubat 1997 tarihli Milli Güvenlik Kurulu kararlarının uygulanıp uygulanmadığını denetim amacıyla kurulan Batı Çalışma Grubuna karşı Demokrasi Çalışma Grubu'nu kuran Güzel, 3 buçuk yılda 500 bin kilometre yol yaptı, bin 276 konferans verdi, 10 binin üzerinde konuşma yaptı ve 28 Şubat darbesinin haksızlığını anlattı.
Hakkında 28 Şubat sürecinde dönemin Ağır Ceza Mahkemesi ve Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde çok sayıda dava açılan Güzel, duruşmaları tek takip ederek savunmasını geniş kitlelerle ile yaptı.
Başörtüsünü savunmaktan hapis yattı
Kayseri’de yapılan insan hakları mitinginde, eski bir Milli Eğitim Bakanı olarak başörtülü kızların haklarını savunan Güzel, "Biz iktidara gelirsek, bunun hesabını soracağız sizden" dediği için "halkı isyana teşvik"ten Türk Ceza Kanunu'nun 312. maddesi gereğince 4 ay 26 gün hapse mahkum oldu. Güzel daha sonra bir röportajında bu dönemi "Hayatımın en şerefli işi" sözleriyle anlattı.
16 Aralık 1999'da cezasını çekmek üzere Ayaş Cezaevine giren Güzel, eski Başbakanlık Müsteşarı sıfatı dolayısıyla kendisine tahsis edilen makam aracını da bu süreçte iade etti.
Ayaş Cezaevi'nden 10 Mayıs 2000'de tahliye olan Güzel'in hakkında açılan birçok dava ve kesinleşen ceza, kamuoyunda "Rahşan affı"olarak bilinen 4616 Sayılı Kanun'un 22 Aralık 2000'de yürürlüğe girmesiyle düştü.
"(El ense Hasan) diye anılmak hoş değil"
Siyaseti "Vatandaşla bir araya gelme, samimiyet" aracı olarak niteleyen Hasan Celal Güzel, şehirlerde, ana caddelerde meydanlarda yüzlerce kişiyle el sıkışmasıyla, "el ense çekmesi"yle biliniyordu.
Güzel, bir demecinde, "Siyaseti bıraktığım 18 Nisan 1999 genel seçimlerine kadar tam 15 yıl, tahminen 10 milyon kişi ile el sıkıştım, öpüştüm ve elense çektim. El sıkışacak ve öpülecek kişi sayısı fazla olduğu için çok hızlı hareket eder ve kendime mahsus teknikler geliştirirdim. Demirel, o zaman benim için "Bedeniyle siyaset yapan adam." ifadelerini kullanmıştı.
Tokalaştığı insanlara el ense çekmesi nedeniyle "El ense Hasan" diye anılan Güzel, "Bu kadar iş yaptım. Sadece 'El ense Hasan' diye anılmak hoş değil. El alemin adamlarıyla dudak dudağa gelmemek için kendime bir öpüşme stili geliştirmiştim. Tokalaşmaktan parmaklarım kırıldı, sol elimde hala problem var. " demişti.
2013'te kalp krizi geçirdi
Adana'nın Seyhan İlçesi'nde 4 Eylül 2013'te bazı görüşmeler yaptıktan sonra Ankara'ya gitmek üzere Adana Havaalanı'na gelen Hasan Celal Güzel, uçak beklerken aniden fenalaştı ve kalp krizi geçidi.
Tedavisinin ardından yine televizyon programlarına katılıp konferanslar vererek çalışmalarına devam eden Güzel, en son geçen hafta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 12 Eylül ve 28 Şubat darbeleri nedeniyle yurt dışında yaşamak zorunda kalanların mücadelelerinin anlatıldığı "Gurbet Kuşları" belgeselinin galasına katılmıştı.
Programa tekerlekli sandalye ile gelen Güzel, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım ile bir süre sohbet etmişti.
Alıntı : AA